PİRİNÇ, YAĞ, ŞEKER... 'KÂR ORTAKLIĞI' TUZAĞI ADIM ADIM BÖYLE İŞLEDİ
İddialara göre, filmleri aratmayan vurgun planı oldukça basit ama bir o kadar da etkiliydi. Mahallelinin 30 yıldır tanıdığı ve güvendiği S.E., bir süredir pirinç, bulgur, meşrubat ve yağ gibi temel gıda ürünlerinin toptancılığını yaptığını söylemeye başladı. Müşterilerine, "Gelin bu işe ortak olun, paranızı işletelim, kârı bölüşelim" diyerek cazip bir teklif sundu. Yılların esnafı olduğu için kimsenin aklına kötü bir ihtimal gelmedi. S.E., bu güveni kullanarak bazı müşterilerinden nakit para, bazılarından ziynet eşyaları, bazılarından ise banka kartlarını "sizin adınıza mal alacağım" diyerek topladı. Sistemin tıkır tıkır işlediğini göstermek için ilk başlarda bazılarına küçük kâr payları bile ödedi. Bu sayede güveni perçinleyen S.E., mağdurlara kredi kartı limitlerini artırmaları için telkinde bulundu ve sistemi aylarca bir saadet zinciri gibi yürüttü. İddialar arasında, S.E.'nin bir çifte ev satıp tapusunu vermediği de yer alıyor.
GÜVENLİK KAMERASI O ANLARI SANİYE SANİYE KAYDETTİ: İŞTE O SON KAÇIŞ
Temmuz ayının başlarında, yüklü miktarda para ve altın toplayan S.E. için planın son aşamasına gelinmişti. Bir sabah mahalleli, 30 yıldır açık olan bakkal dükkanının kepenklerinin kapalı olduğunu gördü. Telefonları kapalı olan S.E.'ye kimse ulaşamadı. Kısa sürede acı gerçek anlaşıldı. Mahallenin "Bakkal Amcası" tüm birikimleriyle sırra kadem basmıştı. Bir evin güvenlik kamerası ise S.E.'nin mahalleden son ayrılış anını saniye saniye kaydetti. Görüntülerde, S.E.'nin soğukkanlı bir şekilde bir araca binerek uzaklaştığı görülüyor. Dolandırıldıklarını anlayan mahalleli, soluğu polis merkezinde alarak şikayetçi oldu. Polis, her yerde firari bakkalı arıyor.
"BÜTÜN BİRİKİMİM GİTTİ": MAĞDURLARIN FERYADI YÜREK DAĞLADI
Hayalleri ve birikimleri bir anda yok olan 15 mağdur, kapalı dükkanın önünde toplanarak seslerini duyurmaya çalıştı. Mağdurlardan Özgür Dinler'in feryadı ise yaşanan trajedinin özeti gibiydi. 30 yıllık komşusuna 91 gram altın ve 60 bin TL nakit para kaptırdığını belirten Dinler, yaşadığı şoku şu sözlerle anlattı:
"Bakkalın sahibi, mahalle sakinlerinden 'Şeker alacağım, sigara alacağım' gibi bahanelerle kredi kartlarını isteyip limitlerimizi artırarak çeşitli vaatlerde bulundu. Ancak daha sonra ortadan kaybolarak çok sayıda kişiyi mağdur etti."
Diğer mağdurlar ise "Kardeşimizden şüphe duyar, ondan şüphe duymazdık. Bize bunu nasıl yaptı aklımız almıyor" diyerek isyan etti.